Kozmetik sektöründe deodorantlar ve terlemeyi önleyici ürünler içerisinde yer alan alüminyum tuzları, Avrupa’da ve Türkiye’de tüketiciye uzun yıllardır sunulmaktadır. Alüminyum tuzları kozmetik ürünlerde güvenli bir biçimde, yani insan sağlığına zarar vermeden kullanılmaktadır. Deodorantlar ve terlemeyi önleyici ürünler içerisinde yer alan alüminyum tuzları, çözünerek ter bezlerini ince bir jel yüzeyi ile kaplamaktadır. Bu jel sayesinde terleme, deodorantlar ve terlemeyi önleyici ürünler uygulandıktan sonra bir süreliğine azalır. Alüminyum doğada en yaygın olarak bulunan üç elementten biridir;yiyeceklerde, suda, farmasötiklerde ve birçok tüketici ürününde bulunmaktadır. İçeriğinde alüminyum tuzları olan deodorantlar ve terlemeyi önleyicilerin sağlık açısından bir tehdit oluşturabileceği konusunda hiçbir bilgi bulunmamaktadır. Kanıtlayıcı veri bulunmasa da, zaman zaman deodorantlar ve terlemeyi önleyici ürünlerin göğüs kanseri ile ilişkisi olabileceği öne sürülebilmektedir. Bugüne kadar yapılan hiçbir araştırmada deodorantlar ile kanser arasında ilişki bulunduğuna yönelik iddialar kanıtlanamamıştır. Aksine, birçok araştırma sonuçları alüminyum tuzlarının cilde nüfuz etmesinde oldukça düşük bir ihtimal olduğunu göstermektedir. Bu düşük ihtimal gerçekleştiğinde dahi, cilde nüfuz eden alüminyum tuzunun miktarı günlük olarak kullandığımız ürünlerden aldığımız alüminyum tuzu miktarı ile karşılaştırıldığında oldukça azdır. Örneğin, ter önleyici deodorant kullanımı nedeniyle cilde nüfuz eden alüminyum miktarının, aynı süre içerisinde gıda yoluyla alınan miktardan 40 kat daha az olduğu bilinmektedir.1 Ayrıca, deodorantlar ve terlemeyi önleyici ürünler cildin yüzeyinde aktif olacak şekilde tasarlanan ürünlerdir. Bunun anlamı şudur: eğer cilt, ürün içeriğindeki birçok bileşeni emseydi, bu ürünler etki gösteremezdi. Aralarında İngiltere Kanser Araştırmaları ve Amerikan Kanser Derneği gibi kuruluşların da olduğu kanser araştırmaları konusunda önde gelen birçok kuruluş, deodorantların içindeki ter önleyici maddelerin insan sağlığına zarar verebilecek,özellikle de meme kanserine yol açabilecek herhangi bir mekanizmaya sahip olmadığını belirtmektedir. Alüminyum tuzlarının östrojen hormonunu taklit edebileceği yönünde de görüşler mevcuttur. Böyle bir etkinin oluşmasının ihtimali oldukça düşüktür ve bu etkinin de insan sağlığı için zararlı olabileceği yönünde hiçbir kanıt bulunmamaktadır. Ayrıca belirtmek gerekmektedir ki, Birçok maddenin östrojen hormonunu taklit edebilme yeteneği vardır – ve bu maddeler daha yoğun olarak yediğimiz besinlerin içerisinde bulunmaktadır. Böyle bir durumda bir maddenin yalnızca bir hormonu (burada östrojen) taklit ediyor olması sebebiyle insan sağlığı için zararlı olduğu söylenemez. Alüminyumun yer kürede doğal halde en çok bulunan 3 elementten biri olduğunu ve yiyecek ve içecekler aracılığıyla bu tuzu vücudumuza aldığımızı unutmamak gerekir.
Cosmetics and Toiletries (www.cancerresearchuk.org), erişim tarihi: 04.05.2015. Common Fears With No Evidence: Antiperspirants and Bras (www.breastcancer.org), erişim tarihi: 04.05.2015. Antiperspirants and Breast Cancer Risk (www.breastcancer.org), erişim tarihi: 04.05.2015.